İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 7 günlük geçici ateşkes ve rehine takası anlaşmasının ardından devam ederken, The Guardian gazetesinin İsrail ve Filistin basınında yayınlanan haber ve araştırmalardan hareketle yaptığı bir analiz, İsrail ordusunun hedef belirlerken yapay zekadan nasıl yararlandığını ortaya koydu.
Gazete, İsrail ve Filistin ile ilgili yayın yapan +972 dergsi ile İbranice yayın yapan Local Call isimli haber sitesinin konuyla ilgili haberlerinin yanı sıra konuyla ilgili kendi kaynaklarına dayandırdığı haberinde, İsrail tarafından yapay zeka yardımıyla hedef belirlemede kullanılan ‘Habsora’ ya da ‘Gospel’ sisteminin detaylarını paylaştı.
‘12 BİNDEN FAZLA HEDEF BELİRLENDİ’
Buna göre, İsrail’in yapay zeka destekli askeri istihbarat birimi, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında önemli bir rol oynuyor. İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) kasım ayının başında yaptığı bir açıklamaya göre, IDF, hedef belirleme birimi sayesinde Gazze’de 12 binden fazla hedef belirlemişti. 2019 yılında IDF’ye bağlı olarak kurulan söz konusu birimin faaliyetleri gizli olsa da IDF’nin internet sitesinde paylaşılan bilgiler, ‘Habsora’ yani ‘Gospel’ isimli yapay zeka temelli bir sistem kullandıklarını ve Hamas’a karşı savaşta ‘hızlı bir şekilde hedef oluşturduklarını’ gösterdi.
IDF, ‘hızlı ve otomatik bir istihbarat toplama’ çalışması ile Habsora’nın araştırmacıları için hedef önerileri sunduğunu bildirdi. Konuyla ilgili bilgi sahibi birden fazla kaynak da +972 ve Local Call yayınlarına yaptıkları açıklamalarda, söz konusu sistemin saldırı hedefleri belirlemede otomatikleştirilmiş öneriler sunduğunu teyit etti. Bu hedefler arasında ise Hamas ya da İslami Cihad ile bağlantılı olduğu düşünülen kişilerin evleri de yer alıyordu.
YILDA 50 HEDEFTEN GÜNDE 100 HEDEFE
Kaynakların paylaştığı bilgilere göre, hedef belirleme birimi, IDF’nin 30 bin ila 40 bin ‘militan’ ile ilgili bir veri tabanı oluşturmasına yardım etmişti. Kaynaklar, Habsora gibi sistemlerin öldürülecek kişilerin listelerinin oluşturulmasında ‘kritik bir rol’ oynadığını belirtti.
Ocak ayına kadar IDF’nin başındaki isim olan Aviv Kochavi, hedef biriminin ‘yapay zeka kapasitesiyle çalıştığını’ ve bünyesinde yüzlerce çalışan ve asker bulundurduğunu söyledi. 7 Ekim’den önce yayınlanan bir röportajda Kochavi, bunun ‘herhangi bir insandan daha etkili bir biçimde büyük miktarlarda veri oluşturan ve bunu saldırı için hedeflere dönüştüren bir makine olduğunu’ belirtmişti. Kochavi’ye göre, İsrail ile Hamas arasında Mayıs 2021’deki çatışmalarda ‘makine, aktive edildiğinde’ günde 100 hedef oluşturmuştu. Kochavi, “Geçmişte Gazze’de her yıl 50 hedef oluşturabiliyorduk. Şimdi ise bu makine tek bir günde 100 hedef oluşturuyor, bunların yüzde 50’sine saldırı düzenleniyor” dedi.
‘BU, ÇOK FAZLA EV DEMEK’
Habsora sistemine tam olarak hangi türde verilerin eklendiği bilinmese de uzmanlar, hedefleme amaçlı yapay zeka temelli karar destek sistemlerinin tipik olarak bir dizi kaynaktan gelen geniş bilgi setlerini analiz ettiğini, bunların arasında insansız hava aracı (İHA) görüntülerinin, dinlenen konuşmaların, izleme verilerinin, hareket ve davranış izleme bilgilerinin olduğunu aktardı.
Önceki Gazze operasyonlarında hedef alma kararları konusunda çalışan bir yetkili, IDF’nin daha önce alt kademe Hamas mensuplarının evlerini hedef almadığını, fakat bunun mevcut durumda değiştiğine inandıklarını söyledi. +972/Local Call’a konuşan bir yetkili, “Bu, çok fazla ev demek. Çok bir şey ifade etmeyen Hamas üyeleri Gazze boyunca evlerde kalıyor. Yani, evi işaretleyip bombalıyor, oradaki herkesi öldürüyorlar” dedi.
‘GAZZE’YE BİR BAKIN…’
Eski bir üst düzey İsrailli askeri yetkili, bir saldırıdan önce bir binayı tahliye eden sivillerle ilgili ‘çok doğru’ bir ölçüm kullandıklarını, kaç sivilin kaldığını yeşil, sarı ve kırmızı gibi trafik ışıklarıyla gösteren bir algoritmadan faydalandıklarını’ anlattı.
Ancak, The Guardian’a konuşan yapay zeka ve silahlı çatışma uzmanları, yapay zeka tabanlı sistemlerin daha doğru hedeflemeyi teşvik ederek sivillere verilen zararı azalttığı görüşüne şüpheyle yaklaştı. Article 36 isimli, silahların zararlarını azaltmak için kampanya yürüten kuruluşun başındaki araştırmacı Richard Moyes, “Gazze’nin fiziksel manzarasına bir bakın. Bir şehir alanının ağır patlayıcı silahlarla dümdüz edildiğini görüyoruz. Yani, gücün hassas ve dar bir biçimde kullanıldığı iddiası gerçeklere dayanmıyor” diye konuştu.
‘KAÇ SİVİLİN ÖLECEĞİNİ ÖNCEDEN BİLİYORLAR’
IDF’nin kasım ayında paylaştığı veriler, İsrail-Gazze çatışmalarının başladığı 7 Ekim’den sonraki 35 gün içinde İsrail’in Gazze’de 15 bin hedefe saldırı düzenlediğini ortaya koydu. Bu rakam, saldırıların 51 gün sürdüğü 2014 yılındaki savaşta 5 bin ila 6 bin arasındaydı.
Öte yandan, üç haber sitesine de konuşan kaynaklar, Hamas ya da İslami Cihad’la bağlantılı olduğu iddia edilen kişilerin evlerine saldırı izni verildiğinde, hedef araştırmacılarının kaç sivilin öldürüleceğini önceden bildiğini belirtti. Buna göre, her bir hedef kaç sivilin bir saldırıda öldürüleceğini gösteren bir sivil zayiat bilgisinin olduğu bir dosyaya sahipti.
‘BU GERÇEKTEN BİR FABRİKA GİBİ’
Yapay zeka temelli sistemler hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar, bu araçların hedef belirleme sürecini ciddi ölçüde hızlandırdığını belirtti. Söz konusu birimde daha önce çalışmış olan bir kaynak, yaptığı açıklamada, “Hedefleri otomatik olarak hazırlıyoruz ve kontrol listesine göre çalışıyoruz” dedi. “Bu gerçekten bir fabrika gibi” diye konuşan kaynak, “Hızlı çalışıyoruz. Bir hedefi didiklemek için zaman yok. Fikir, kaç tane hedef belirleyebildiğimize göre değerlendiriliyor” ifadelerini kullandı.
Başka bir kaynak ise Habsora’nın IDF’nin ‘toplu bir suikast fabrikası’ yönetmesine izin verdiğini, burada vurgunun ‘nitelikte değil nicelikte olduğunu’ söyledi. Kaynaklar, bir insan gözünün ‘her saldırıdan önce hedeflerin üzerinden geçeceğini ama çok fazla zaman harcayacağını’ söylerken, yapay zeka ve uluslararası insani hukuk alanında çalışan uzmanlar bu tür bir hızlanmanın endişe verici olduğunun altını çizdi. (DIŞ HABERLER)